çiçek2

31 Aralık 2012 Pazartesi

:)


bu gün arkadaşım, Aslan kardeşim," nasılsın 'meriden inciler' seni takip ediyorum, sende neler varmış, ne sözler çıkıyor senden :) " dedi çok hoşuma gitti özellikle erkek arkadaşların takibide güzel böylece kadının dünyasını, bizlere nasıl yardım edebileceklerini daha iyi fark edebilirler. Teşekkürler Aslan... 

Ayrıca her sabah bana meriden inciler diyen Ahmet Murat :) sanada teşekkürler ..

30 Aralık 2012 Pazar

KANSERİN ÖLÜMÜ

Buğday çimi ekiniz ve yiyiniz, Buğday şırası yapınız ve içiniz. 
Kanseri engelleyen besinlerin başında atalarımızın Orta Asya'da içtikleri Buğday şırası geliyor.
 
Klasik tedavi yöntemlerini reddeden tüm doktorların ortak iddiası, buğday çimi yenilmesi ve buğday şırası içilmesi Pakistan'daki Hunzakut Prensliği'nde kanserden ölüm yok. Ayrıca Hunzakutlular, acı badem ve kayısı çekirdeğini yiyorlar ve kansere yakalanmıyorlar. Türkiye'de acı badem ve kayısı tüketilen bölgelerde kanser vakalarının azlığı dikkat çekiyor.

 Ödemiş'le Salihli arasında, binbir efsaneye konu olmuş Bozdağ'ın eteklerinde cennet gölcük kıyısında kanseri yenen, bu zaferi kazandıktan sonra mücadelesi herkese örnek olsun diyerek bir de kitap yazan Doktor İlhami Güneral ile sohbetimiz sürüyor.
 
Önemli olan bağışıklık sisteminin güçlendirilmesidir.
 Bağışıklık sistemini güçlendirmek çok da zor bir şey değildir.
 Buğday müthiş bir kanser ilacıdır.
 Buğday şırası kanseri önler ve bu önemli bir bitkisel tedavi aracıdır.
 Buğday çimi, bol klorofil maddesi dışında 100 kadar vitamin, mineral ve besin maddesi içerir.
 Taze olarak kullanılan Buğday çiminde, aynı ağırlıktaki portakaldan 60 kez daha fazla C vitamini ve aynı ağırlıktaki ıspanaktan 8 kat fazla demir bulunmaktadır.
 Buğdayın bir başka özelliği ise kandaki toksinleri nötralize eden maddeler içermesidir.
 Sıvı oksijenle dopdolu olan buğday çimi doğanın en güçlü anti kanseri olan 'laetril' içermektedir. 
Izgara etler ve füme besinlerin kanserojen maddeler taşıdığı kanıtlanmıştır. (Japon Bilim Adamı Nagivara)
 
Japon Bilim Adamı Nagivara, taze buğday çiminde bu maddeyi etkisiz hale getiren enzimler ve amino asitler bulmuştur.
 
- Buğday çimini evde üretebilir miyiz?
 
- Evde de üretilebilir, küçük bir saksıda bile üretilebilir ve olduğu gibi yenebilir, evde üretemeyenlere tavsiyemiz ise buğday şırası üretmeleri....
 
- Buğday şırasını herkes üretebilir mi?
 
- Evet herkes üretebilir.
 
- İsterseniz tarif edeyim.
 
Bir bardak aşurelik buğday, önce tertemiz yıkanarak bir litrelik cam kavanoza konur.
 Üzerine 3 bardak su klorlu olmamak şartıyla ilave edilir. 
Kavanozun ağzı bir tülbentle kapatılarak serin bir yerde 24 saat bekletilir.
 Bu ilk su kullanılmaz, dökülür. 
Kavanoza yeniden 3 bardak su ilave edilir.
 24 saat bekletildikten sonra oluşan yarı gazozlu su içilmek üzere bir kaba aktarılır. 
Böylece bir bardak aşurelik buğdaydan kış aylarında günde 5 kez, yazın ise günde 3 kez şıra alınır.
 Buğday şırasının lezzeti bazılarına itici gelebilir. 
O takdirde her şıra bardağına bir C vitamini tableti eklenirse, nefis bir içecek ortaya çıkar.
 
- Az önce sözünü ettiğimiz 'laetril' buğday çiminden başka nelerde bulunur?
 
Çünkü anlaşılıyor ki, 'laetril' kanserin tedavisinde en etkin maddelerden biri...
 
Elmanın çekirdeğini de yiyin!
 
- Evet, Türkiye'de en kolay laetril'e ulaşabileceğimiz yer acı badem ve kayısı çekirdeğidir. 
Ayrıca laetril elma çekirdeğinde de vardır. Elmanın çekirdeği yenilirse çok da iyi olur. Amerika'daki ilaç sanayinin maşaları bu 'laetril' adlı ilacı yasaklatmayı başarmışlardır ama Meksika'da satılan 'laetril' bu ülkeden alınıp kaçak olarak ABD'ye sokulmaktadır.
 Laetril, vitamin ve minerallerle verildiğinde çok daha iyi sonuçlar alınmaktadır.
 
'Kanserin Ölümü' adlı kitabında Manner, laetril ile yüzde 90 başarı kazandığını söylemişti.
 
- Acı badem ve kayısı çekirdeği de laetril içeriyor öyle mi?
 
- Evet öyle. Türkiye'de acı badem ve kayısı çekirdeğinin sıkça tüketildiği yerlerde resmi bir istatistik yok ama kanser vakalarının az olduğuna inanılıyor. Resmi istatistik yapılan bir ülke var...
 
Pakistan'a komşu küçük bir prenslik olan Hunzakut'ta şimdiye kadar hiç kanser olayına rastlanmadı.
 Hanzakut'un özelliği temel besinleri kayısı ve kayısı çekirdeği...
 
- Dünyada bugün kullanılmakta olan kemoterapi ve 
radyoterapi bağışıklık sistemini bozduğunu iddia ediyorsunuz alternatif tedavilerin bir sıralamasını yapsak en öne hangisini koyarsınız?
 
- Önceliği bağışıklık sistemini güçlendiren tedavilere veririm, daha sonra biyolojik tedaviler ve bitkisel tedaviler gelir.
 Bağışıklık sistemi konusunda Alman doktor Issel'in tüm beden tedavisi bugün bu ülkedeki 60/70 klinikte başarı ile uygulanmaktadır.
 Başarılı bir yöntem: Tüm beden tedavisi
 
- Tüm beden tedavisi nedir?
 
- Joseph Issel de bizim gibi kanseri lokal bir hastalık olarak değil, tüm vücudu ilgilendiren sistemik bir hastalık olarak ele alıyordu. 
Ona göre vücutta sürekli olarak kanser hücreleri ürüyor fakat sağlıklı bir bağışıklık sistemi bu hücreleri hemen tahrip ediyordu.
 Issel'in bir diğer tedavi yöntemide, ayda bir olmak üzere, özel olarak muamele görmüş bir kolibasil aşısı olan Pyrifer ile ateş şoku tedavisi idi. 
Bu yöntemle hastadan bir miktar kan alınıyor, bunu ozon oksijen birleşim ile karıştırarak yeniden hastanın damarından enjekte ediyordu. 
Binlerce kanser hastası bu yöntemle iyileşmişti.
 Eski Sovyetler'de, şimdiki Rusya'da bu yöntem halen kullanılıyor.

 Dr. Serap KIRMIZI
 Uludag University
 Faculty of Science and Arts
 Department of Biology
 16059 Gorukle/Bursa TURKEY
 
OKUDUYSAN ve BEĞENDİYSEN ,BAŞKALARI DA OKUSUN DİYE PAYLAŞIRMISIN?
Buğday çimi ekiniz ve yiyiniz, Buğday şırası yapınız ve içiniz.
Kanseri engelleyen besinlerin başında atalarımızın Orta Asya'da içtikleri Buğday şırası geliyor....

Klasik tedavi yöntemlerini reddeden tüm doktorların ortak iddiası, buğday çimi yenilmesi ve buğday şırası içilmesi Pakistan'daki Hunzakut Prensliği'nde kanserden ölüm yok. Ayrıca Hunzakutlular, acı badem ve kayısı çekirdeğini yiyorlar ve kansere yakalanmıyorlar. Türkiye'de acı badem ve kayısı tüketilen bölgelerde kanser vakalarının azlığı dikkat çekiyor.

Ödemiş'le Salihli arasında, binbir efsaneye konu olmuş Bozdağ'ın eteklerinde cennet gölcük kıyısında kanseri yenen, bu zaferi kazandıktan sonra mücadelesi herkese örnek olsun diyerek bir de kitap yazan Doktor İlhami Güneral ile sohbetimiz sürüyor.

Önemli olan bağışıklık sisteminin güçlendirilmesidir.
Bağışıklık sistemini güçlendirmek çok da zor bir şey değildir.
Buğday müthiş bir kanser ilacıdır.
Buğday şırası kanseri önler ve bu önemli bir bitkisel tedavi aracıdır.
Buğday çimi, bol klorofil maddesi dışında 100 kadar vitamin, mineral ve besin maddesi içerir.
Taze olarak kullanılan Buğday çiminde, aynı ağırlıktaki portakaldan 60 kez daha fazla C vitamini ve aynı ağırlıktaki ıspanaktan 8 kat fazla demir bulunmaktadır.
Buğdayın bir başka özelliği ise kandaki toksinleri nötralize eden maddeler içermesidir.
Sıvı oksijenle dopdolu olan buğday çimi doğanın en güçlü anti kanseri olan 'laetril' içermektedir.
Izgara etler ve füme besinlerin kanserojen maddeler taşıdığı kanıtlanmıştır. (Japon Bilim Adamı Nagivara)

Japon Bilim Adamı Nagivara, taze buğday çiminde bu maddeyi etkisiz hale getiren enzimler ve amino asitler bulmuştur.

- Buğday çimini evde üretebilir miyiz?

- Evde de üretilebilir, küçük bir saksıda bile üretilebilir ve olduğu gibi yenebilir, evde üretemeyenlere tavsiyemiz ise buğday şırası üretmeleri....

- Buğday şırasını herkes üretebilir mi?

- Evet herkes üretebilir.

- İsterseniz tarif edeyim.

Bir bardak aşurelik buğday, önce tertemiz yıkanarak bir litrelik cam kavanoza konur.
Üzerine 3 bardak su klorlu olmamak şartıyla ilave edilir.
Kavanozun ağzı bir tülbentle kapatılarak serin bir yerde 24 saat bekletilir.
Bu ilk su kullanılmaz, dökülür.
Kavanoza yeniden 3 bardak su ilave edilir.
24 saat bekletildikten sonra oluşan yarı gazozlu su içilmek üzere bir kaba aktarılır.
Böylece bir bardak aşurelik buğdaydan kış aylarında günde 5 kez, yazın ise günde 3 kez şıra alınır.
Buğday şırasının lezzeti bazılarına itici gelebilir.
O takdirde her şıra bardağına bir C vitamini tableti eklenirse, nefis bir içecek ortaya çıkar.

- Az önce sözünü ettiğimiz 'laetril' buğday çiminden başka nelerde bulunur?

Çünkü anlaşılıyor ki, 'laetril' kanserin tedavisinde en etkin maddelerden biri...

Elmanın çekirdeğini de yiyin!

- Evet, Türkiye'de en kolay laetril'e ulaşabileceğimiz yer acı badem ve kayısı çekirdeğidir.
Ayrıca laetril elma çekirdeğinde de vardır. Elmanın çekirdeği yenilirse çok da iyi olur. Amerika'daki ilaç sanayinin maşaları bu 'laetril' adlı ilacı yasaklatmayı başarmışlardır ama Meksika'da satılan 'laetril' bu ülkeden alınıp kaçak olarak ABD'ye sokulmaktadır.
Laetril, vitamin ve minerallerle verildiğinde çok daha iyi sonuçlar alınmaktadır.

'Kanserin Ölümü' adlı kitabında Manner, laetril ile yüzde 90 başarı kazandığını söylemişti.

- Acı badem ve kayısı çekirdeği de laetril içeriyor öyle mi?

- Evet öyle. Türkiye'de acı badem ve kayısı çekirdeğinin sıkça tüketildiği yerlerde resmi bir istatistik yok ama kanser vakalarının az olduğuna inanılıyor. Resmi istatistik yapılan bir ülke var...

Pakistan'a komşu küçük bir prenslik olan Hunzakut'ta şimdiye kadar hiç kanser olayına rastlanmadı.
Hanzakut'un özelliği temel besinleri kayısı ve kayısı çekirdeği...

- Dünyada bugün kullanılmakta olan kemoterapi ve
radyoterapi bağışıklık sistemini bozduğunu iddia ediyorsunuz alternatif tedavilerin bir sıralamasını yapsak en öne hangisini koyarsınız?

- Önceliği bağışıklık sistemini güçlendiren tedavilere veririm, daha sonra biyolojik tedaviler ve bitkisel tedaviler gelir.
Bağışıklık sistemi konusunda Alman doktor Issel'in tüm beden tedavisi bugün bu ülkedeki 60/70 klinikte başarı ile uygulanmaktadır.
Başarılı bir yöntem: Tüm beden tedavisi

- Tüm beden tedavisi nedir?

- Joseph Issel de bizim gibi kanseri lokal bir hastalık olarak değil, tüm vücudu ilgilendiren sistemik bir hastalık olarak ele alıyordu.
Ona göre vücutta sürekli olarak kanser hücreleri ürüyor fakat sağlıklı bir bağışıklık sistemi bu hücreleri hemen tahrip ediyordu.
Issel'in bir diğer tedavi yöntemide, ayda bir olmak üzere, özel olarak muamele görmüş bir kolibasil aşısı olan Pyrifer ile ateş şoku tedavisi idi.
Bu yöntemle hastadan bir miktar kan alınıyor, bunu ozon oksijen birleşim ile karıştırarak yeniden hastanın damarından enjekte ediyordu.
Binlerce kanser hastası bu yöntemle iyileşmişti.
Eski Sovyetler'de, şimdiki Rusya'da bu yöntem halen kullanılıyor.

BULGUR PİLAVI VE AYRAN

BULGUR PİLAVI VE AYRAN


Daha önce tarif verdiğim burada bulgur pilavının aynısı üzerine kuşbaşı etleri suyunu salıp tekrar çekene kadar pişirin sonra teteyağı ve saf zeytinyağında biraz tuzla soteleyin..
Kendim mayaladığım yoğurttan biraz kavanoza   (robotu temizlemeye üşenince) koyun ve biraz tuz, iyice çalkalayın üzerini suyla doldurun tekrar çalalayın köpük köpük ayran..

oğluma hazırladığım menü

DAVET MASASI

DAVET MASASI

Tatlı Nigar eşi Turhan bey, güzeller güzeli Merve, yakışıklı oğlu aynı zamanda oğlum Muhammed Kağanın arkadaşı Samet teşekkürler..

hepside çok lezzetliydi hatta bazılarının tariflerini sizin için aldım
karışık makarna salatası-makarna ve brokoli pişirilip süzdürülür, havuç rendelenip sotelenir,mısır da koyulur ve limon,tuz, sıvıyağla servis yapılır..

HAVUÇLU KEK


Malzemeler:
*3 yumurta
*1,5 su bardağı toz şeker
*1 su badağından 1 parmak az sıvıyağ
*2,5 su bardağı un
*2 büyük havuç
*isteğe göre fındık ceviz
*kabartma tozu veya paking powder
*1 tatlı kaşığı tarçın

Yapılışı:

Yumurta şekerle çırpılır.Sıvıyağ, havuç, fındık, tarçın karıtırılır, unu, kabartma tozunu koyup tekrar karıştırılır çok çıvık olmayan bir hamur oluyor az yağlanmış kalıba dökülüp 150 derecede pişiriliyor.

NOT: Kekin pişip pişmediğini keke kürdan batırarak anlayabiliriz.Batırıp çıkardığımız kürdanda hiç hamur kalmamalıdır..

vee yine tiramusu
daha önce tarifini vermiştim burada

pizza

BÖREK




Böreklerin bazıları peynirli bazıları pazılıydı nefisti nefis

böreğin yufkaları sıvıyağ, yumurta, sütle ıslanmış üçgen kesilen yufkaların bazılarına peynir bazılarına kavrulmuş pazı koyulmuş


MANTI

Haşlanıp süzdürülen mantıyı sarmısaklı yoğurt ve salçalı sosla yedik

BEYAZ LAHANA DİBLESİ



TIRTIL KURABİYE

Malzemeler:
*1/2 paket margarin
*2 yumurta
*1 çay bardağı sıvıyağ
*2 çay bardağı şeker
*1 paket kabartma tozu
*1 paket vanilya
*Yeteri kadar un

Yapılışı:
margarin, yumurta, sıvıyağ ve şeker karıştırılır. Kabartma tozu, vanilya, unla yumuşak bir hamur elde edilir.Hazırlanan hamur kaşık yardımıyla tırtıl kurabiye kalıbına koyulur.Üstten parmakla bastırılır.Kalıptan çıkan kurabiyeler tepsiye dizilip 180 derece fırına verilir. Çok kızartmadan dışarı alınır.Ilınan kurabiyelerin arasına çikolata sürülüp diğer kurabiyeyle birleştirilir ve hindistan cevizine bulanır..
Kalıbın şu aparatı kullanıldı..

BAHÇEMİN SÜSLERİ

BAHÇEMİN SÜSLERİ


Bahçeniz olmak zorunda değil balkonda vazoda bile yetiştirebilirsiniz..İnsan kopartmaya kıyamıyor, Her ilkbaharda daha önceden ayırdığınız tohumlardan ekin böyle organik biberleriniz olsun. Öğütün kullanın.
Aralık ayında hala taze nane lüksü, çok şükür...

bunlar  önceki çekimlerim
çıtır çıtır fasülyeler
nar çiçeği muhteşem




 

bunlardan kış için dondurucuya koyup sağlıklı kompostalar
yapıyorum

dertlere deva incir


 
 
 
 
 
ALLAH 'ım verdiğin nimetlere şükürler olsun...........

28 Aralık 2012 Cuma

şimdi bana yorumlarıyla yardımlarıyla mutluluk veren yıllardır takip ettiğim ancak yeni arkadaş olabildiğim http://tatesal.blogspot.com/ öğrettiği uygulamayı becerebildiğimi kendisine göstermek istedim. Lütfen onun harika bloğuna bir bakın. Benim amacıma çok uygun bir insan yani iyilik en çok kazandırandır..

:)

yahu ne zormuş bu blog işi resmen tasarımcı oldum. Yabancı terim yabancı terim kafayı yedim. Rüyalarıma giriyo.. Başaricem dönmek yok ...gelsin kahveler, gece uzun tasarımlarım çok ha haaayy

ESKİ RADYOLAR GİBİ DOLABA SAKLANMIŞ AŞK

eski radyo


80 lerde ben 10 lu yaşlardayım radyonun tüm aileyi başına topladığı yıllar..

inceden bir kadın sesi, sobada çaydanlık, babaannemin buruşmuş, zayıf, kahverengi lekeli elleri...
Şimdi bu aklımla orada doğduğum evde olup özlem gidersem. Babaanneme, babama, anneme sarılsam. Kendime saatlarce aynada baksam.... Evin iç merdivenlerinin trabzanlarında kaysam, hani şu merdivenin altına sakladığım evcilik poşetine bir baksam.Diktiğim bebek elbiseleri, bebek beşiğimin yatağı, yorganı... offf...

27 Aralık 2012 Perşembe

18. evlilik yıldönümü

DAHA DÜN GİBİ

18 YIL GEÇMİŞ



SEN SEN SEN İLLEDE SEN


BİDE GELİN DAMAT NE GÜLDÜM


EVDE KÜÇÜK KÜÇÜK MUMLAR YANDI ÇOK ROMANTİK
ÇOOK...Hİ Hİ Hİ HA HA HA HO HO HO

YAVAŞ YAVAŞ KALBİMDEKİ KELEBEKLER UÇUŞTU
SEVGİLİNİN YILDIZIDA PEK PARLAK :)

hafta içi olunca pastane işi oldu herşey ama hepside tazecik ve çok lezizdi



UĞUR BÖCÜĞÜMÜZEDE BAKIN ..MUHAMMED BÖCÜĞÜ HAM DİYE YUTTU VALLA


AŞKIN RENGİ KIRMIZIDIR <3


MİSAFİRLERİMİZDEN GELEN ÇİKOLATALAR ASLINDA BAŞKA ŞEYLERDE VARDI

HAYAL MEYALDE OLSA BİZİ GÖRÜN İSTEDİM
KIZIM BERİKA ŞEYMA
OĞLUM MUHAMMED KAĞAN
SEVGİLİ VE BEN
HERKES KALBİNDEKİNİ YAŞAR
KENDİME DİLEDİĞİM SİZLERİNDE OLSUN
TEK BAŞINA MUTLULUK ANLAMSIZDIR
                                                                               MERİ...


NOT: Hediyelerin fotoları gelicek, dur gidip alıyım hi hiii :p

18. yıl şiiri



Fotoğraf: "Allah nasip etmeseydi
 Sen beni bulmasaydın
 Kalbimi çalmasıydın
 Beni ikna etmeseydin
 Bu kadar ilgili olmasaydın
 18 yıl biter miydi
 Sanki yeni evlenmiş gibiyim
 Evet ben sözlerimle 
 Sen gözlerinle anlatırsın herşeyi 
 Gözlerine bakarak söylüyorum
 SENİ SEVİYORUM
 Nice Yıllarımız Olsun Sevgilim..."Merin

18. yıl ♥


"Allah nasip etmeseydi
Sen beni bulmasaydın
Kalbimi çalmasıydın
Beni ikna etmeseydin
Bu kadar ilgili olmasaydın
18 yıl biter miydi
...
Sanki yeni evlenmiş gibiyim
Evet ben sözlerimle
Sen gözlerinle anlatırsın herşeyi
Gözlerine bakarak söylüyorum
SENİ SEVİYORUM
Nice Yıllarımız Olsun Sevgilim..."Merin

26 Aralık 2012 Çarşamba

bebek yelekleri

EN GÜZEL BEBEK YELEKLERİ

Bunlar yeni doğacaklara ördüğüm hediyeler.Çalışan 2 çocuklu bir anne olarak hiç boş duramam.Elişleri, kitap okumak, şiir ve yazı hatta roman yazmak bana terapi oluyor.

 
bunu henüz bitirmedim bitince işlenecek çok şirin olacak 
 

25 Aralık 2012 Salı

peçete oyaları

MUTFAK PEÇETELERİ OYALADIM


 
bunlarıda
 
 

 

kabak tatlısı

KLASİK KOLAY KABAK TATLISI

Şekere yatıranlar mı ararsın, bala atanlarmı ama merinin bunlara zamanı ne arar üstelik benim yaptığım pratik, klasik, leziz kabak tatlısı..

1,5 kg kestane kabağı valla biz bu kabağa bu ismi veriyoruz :) ama kabak alırken kuru kuru olmasına dikkat edin. Kabuklarını soyun doğrayın aşağıda görüldüğü üzere tencereye koyun.Üzerine bolca şeker göz kararı koydum ama 1 kiloya yakındı zaten şekeri bol olunca balı güzel oluyor.



suyunu salıyor sonra bal olup dayanılmaz lezzet katıyor
bunu güzel çekememişim sağolsun oğlum çok sabırsız....